18 Şubat 2011 Cuma

Jojoba Yetiştiriciliği



Jojoba Yetiştiriciliği


Hazırlayan:Dr. Selçuk ÖZERDEN, Ziraat Yüksek Mühendisi
Jojoba, çok yıllık, çalımsı ve kurağa dayanıklı bir çöl bitkisidir. Arizona, Kalifornia ve Meksika’dan Sonoran çöllerine kadar olan yerlerde doğal olarak yetişmektedir. Jojobanın son yıllarda çok popüler olmasına karşın kullanımı yeni değildir. Çok eski zamanlarda dini törenlerde kullanılmak üzere parfüm ve boya yapımında jojoba yağından faydalanılmıştır. 
Kaliforniya ve Sonara çölü yerlileri tarafından deri kanseri ve yaraların tedavisinde kullanılmış, 1933 yılında da Jojoba tohumundan elde edilen yağın diğer bitkilerden elde edilen yağlardan farklı olduğunu ve bu yağın balinalardan elde edilen yağla benzer  özelliğe sahip olduğu keşfedilmiştir.
Sanayide kullanım alanları öğrenildikten sonra yetişmesi uygun ülkelerde ticari amaçla yetiştirilmeye başlanmıştır. Şu anda ise A.B.D, İsrail, Mısır, Avustralya, Arjantin, Brezilya, Paraguay, Venezuela, Libya, Sudan, Kenya, Kuveyt, Hindistan, Nijerya, Japonya ve Avrupa Birliği üye ülkeleri Jojoba yetiştiriciliği konusunda her türlü imkanı değerlendirmektedirler.
Türkiye’de yapılan çalışmalar sonucunda jojoba ekiminin yaygınlaşması ile birlikte ekonomiye büyük katkı sağlanacağı beklenmektedir.
Antalya ve Adana’dan olumlu sonuçlar alınması sonucunda ise İzmir, Denizli, Yalova, Mersin, Adıyaman'da, jojoba ekimine başlanmıştır. Bitkiden elde edilen yağa firmalardan özellikle Amerika ve İsrail’den talep gelmektedir. Jojoba bitkisi geleceğin en karlı yatırımları arasında yer almaktadır.
Kullanım Alanları:
Jojoba,yağı üstün bir yağlayıcı olması nedeni ile yüksek devirli makinelerde, alet ve metal kesme işlerinde kullanılmaktadır. Değişik sıcaklıklarda stabil bir sıcaklık göstermektedir. Bu özelliği ve süper nemliliği nedeniyle Jojoba yağı sürtünmeyi önemli ölçüde azaltmakta ve bu da çalışan makine parçalarının aşınmasını önlemektedir.
Penisilin üretiminde köpürmeyi önlemektedir. Jojoba yağı diğer bilinen yağlardan çok üstündür. Anlaşılması güç fakat gerçek olarak jojoba yağı bu işlemde önemli bir etkiye sahiptir. Penisilin üretimi için jojoba yağı kullanılırsa yerfıstığından 6 kat daha az yağ tüketilmektedir. Bu da %15-20 daha fazla üretim demektir.
Jojoba yağı E vitamince zengindir. ve tıpta, küçük çizik, kesik, sivilce, püstül, saç ve deri bozukluklarında yenileyici ve %100 saflığı nedeniyle yapay kalplerde yağlayıcı olarak ta kullanılmaktadır.
Olağanüstü deri yumuşatıcı özelliği bulunmaktadır. Ayrıca güneş yanıklarına karşı kullanılmaktadır.
Jojoba asla soğutma ve buna benzer özel muamele olmadan bozulmadan ekşimeden kalabilmektedir. Bu çok uzun süreli raf ömrü besin endüstrisinde kekten pişirme yağına kadar her şey için besin endüstrisinde önemli bir şeydir.
Yağsız, kalorisiz, kolesterolsüz pişirme ve salata yağı olarak kullanılması hayal edilmektedir. Günümüzde çok sayıda uluslararası şirket böyle bir yağı piyasaya sürmek için uğraşmaktadır.
Jojoba yağının ekşimediğini ve sonsuza kadar bozulmadığını gösteren araştırmaları Kalifornia Üniversitesi yapmıştır. 27 parti cin mısırını aynı jojoba yağı ile pişirmişler ve 27. mısırın ilk mısır kadar taze olduğunu görmüşlerdir. Bu fastfoodlar da her zaman için taze yağla patates kızartma imkanı tanımaktadır.
Jojoba ayrıca doğal bir iştah bastırıcı olan simmondsini içermektedir. Diyetlere yardım olarak şekerli çubuklardan, çikolata, tatlı, içeceklere kadar her şeyin içerisine katılabilmektedir.
Hidrojenle doyurulmuş formunda Jojoba bir ciladır. Sertlik  ve parlaklık kalitesi ile mobilya, yer, otomobil cilası ve uzun süre yanan mumlar gibi direk kullanım alanları sağlamaktadır.
Kozmetiklerde göz ve deri enfeksiyonlarını önlemek amacıyla bakteri ve mantarlara karşı koruyucu özelliği bulunmaktadır. Kısaca Jojoba bu mükemmel yapısı ile eşsiz bir bitkidir.

Bitkisel Özellikleri:
İki evcikli bir bitkidir. Erkek ve dişi çiçekler ayrı ayrı bitkilerdedir. Dişi çiçekler küçük, kokusuz veya güzel koku guddeli, nektarsızdır. Erkek çiçekler sarı renkli ve polen keselidir. Küçük salkım halinde bitkide bulunurlar. Döllenme ilkbahardaki kuvvetli rüzgarlarla olmaktadır.
Tamamen olgunlaşma ağustos ve ekim aylarında gerçekleşir. Meyve tek tohumludur. Tohumlar tam olgunlaştığında maun ağacı renginde koyu kahverengi rengindedir. Yetiştiği çevre koşullarına ve bitkilere göre değişmekle birlikte tohumun hacimce %50’si yağdır. 
Yetiştirilmesi:
Jojoba yetişmesi için güneş ve ışık istemektedir. Genellikle tohumla üretilmektedir. Çimlenme sıcaklığı 30 C’dir. Çimlenmesi çevre koşullarına bağlı olarak birkaç günden birkaç haftaya kadar sürmektedir.
Bitkilerin çiçeklenmesi ekimden 2-4 yıl sonra gerçekleşmektedir. Bu süreye kadar bitkilerin cinsiyetlerini tespit etmek mümkün değildir. Tohumdan üretimde erkek bitki çıkma ihtimali dişi bitki çıkma ihtimaline göre daha fazla olmaktadır. Bu nedenle bazı özellikleri bilinen tohum verimi yüksek klonların üretilmesi önem arz etmektedir. 

Bu da ancak vejetatif yolla mümkün olmaktadır. Tohum verimleri bitki başına 138 - 578 gramdır.
Bitki ekim yapıldıktan sonra özel bir sulama veya bakım istemiyor. Gerekli yıllık yağış miktarı 500 mm civarında Türkiye’nin doğal yağışı bitkinin su ihtiyacını karşılamaktadır. Bitki hiç susuz uzun yıllar yaşayabilme özelliğini göstermektedir.
Bitki Türkiye’de zeytinin yetiştiği her yerde yetişebiliyor. Tohumları yaklaşık 25 yıl özelliğini kaybetmeden koruyabiliyor. 600-1200 metre yüksekliklerde yetişen bitkinin toprak seçiciliği yoktur. Jojobanın kökleri ortalama 9-10 metre derine inmektedir. Bu da ona kurağa dayanıklılık kazandırmaktadır. 100-200 yıllık ömrü vardır.  Jojobanın tohum ekiminde her çukura 4 tohum  atılması önerilmektedir

Kaynak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...