30 Ocak 2011 Pazar

Sigara içenlere öneriler

Sigara içenlere öneriler

Öncelikli olarak sigara içenlere birinci önerim sigarayı bırakmalarıdır. Aşağıdaki önerilerim ise bırakamayanlara tavsiye niteliğindedir.

Günümüzde sigaranın kalp-damar, beyin, ve akciğer hastalığı gibi organlarda ağır hasara neden olduğu iyi bilinmektedir. Ayrıca kanserlerin en önemli nedenlerindendir.

Amfizem ve süreğen bronşit gibi akciğer hastalıkları, inme, eklem kireçlenmesi, maküler bozulma, tansiyon yüksekliği ve damar tıkanıklığı gibi sorunlara neden olmaktadır. Ayrıca kişi sigara içmese bile pasif içiciyse de benzer sağlık sorunlarının görüldüğü iyi bilinmektedir. Yapılan çalışmalarda, sigara içenlerin içmeyenlere göre 7-8 yıl daha erken öldüğü saptanmıştır. Ayrıca sigara içen ve fakir olan insanların, zenginlere göre daha kısa yaşadığı da düşünülürse durum daha da vahim olmaktadır. Sigara içen ailelerin bebeklerinin idrarında sigarada bulunan maddelerin de bulunması, insanların en sevdiklerini bilmeden zehirlediğini göstermektedir. Ülkemizde ortalama insan ömrünün kısa olduğu, maalesef fakir oranının yüksek olduğu ve sigara içme oranının da yüksek olduğu göz önüne alınırsa bu durumun ne kadar acı olduğu anlaşılabilir. Fakat, insanlarımız bunu anlayamadan yitip gitmektedir. Devletimizin sigara içilmesi ile ilişkili olarak aldığı yasaklama kararlarının eğitim programları ile desteklenmesi, ailelerin bu soruna eğilmeleri bu konuda yardımcı olabilir.

Sigara tiryakilerinin beslenme programlarına dikkat etmeleri, antioksidan ihtiyaçlarını karşılamaları gereklidir. Fakat özellikle A vitamini gibi antioksidanların sigara içen insanlarda destekleyici ürün gibi kullanılmalarının, beklenenin aksine akciğer kanseri riskini arttırdığı daha önceden gösterilmiştir. Bu nedenle antioksidanların geliş güzel kullanılmasını önermem.

Yapılan çalışmalarda sigara içenlerde C vitamini eksikliği olduğu ve bunun destek ürünleri ile giderildiği gösterilmiştir. Antioksidanlar, sigara içenlerde kalp-damar hastalığı gibi ciddi hastalıkların görülme riskini azalttığı saptanmıştır. Son yıllarda üzüm çekirdeği ve yeşil çay ürünlerinin bu konuda yararı öne çıkmaktadır.

Sigaranın bırakılmasında nikotinin yerine konması (sakız, bant), akapunktur, hipnoz ve ilaç kullanımı yararlı olabilmektedir. Bununla bazı insanlar bu bağımlılıktan kurtulamamaktadır. Sigarayı bırakamayanlara önerilerimizi şöyle sıralayabiliriz:

• Antioksidanlar: sigara içilmesinin neden olduğu oksidatif hasara karşı yardımcı olabilirler. Sigara içilmesi ile ortaya çıkan serbest radikallerin hücrelere verdiği hasarın giderilmesi için vücudun her gün antioksidan gibi temel besinlere ihtiyacı vardır. Antioksidanlar tek tek değil de birbirlerinin etkilerini arttırmaları nedeni ile multivitamin olarak alınmaları daha yararlıdır. Maküler hasarlanma, serbest radikallerin gözde yaptığı hasar olup, özellikle antioksidan alınması ile riski azaltılabilmektedir. C vitamini, E vitamini ve selenyum alımı yüksek olan kişilerde maküler hasarlanma gelişme riskinin %70 daha az olduğu gösterilmiştir.

• Selenyum: Yapılan çalışmalarda selenyum eksikliğinin kansere neden olduğu gösterilmiştir. Bununla birlikte selenyum eksikliği olmayan insanlarda selenyum takviyesi yapılmasının yararı bulunmamaktadır. Fakat yeni yapılan bir çalışmada selenyum takviyesi yapılan insanlarda kanser riskinin azaldığının gösterilmesi nedeni ile çalışma erken sonlandırılmış ve çalışmadakilerin hepsine selenyum takviyesi önerilmiştir. Bu çalışmada temel hedef cilt kanseri riski üzerine selenyum takviyesinin etkisi araştırılmıştır. ilginç olarak selenyum alanlarda cilt kanseri riski azalmaz iken akciğer kanserinde %40, kalınbarsak kanseri riskinde %50 ve prostat kanseri riskinde %66 olmak üzere bütün kanserlerden ölme riski ortalama %50 azalma olduğu saptanmıştır.

• Yeşil çay: içinde bulunan polifenoller nitrözamin ve diğer karsinojenlerin oluşumunu engeller ve karsinojenlerin temizlenmesine yardımcı olur. Yeşil çay aynı zamanda dişilik hormonu olan östrojenin etkisini engelleyerek meme ve rahim kanseri riskini azaltmaktadır. Yeni yapılan bir çalışmada da yeni kan damarlarının oluşumunu azaltarak kanserlerin büyümesini azalttığı gösterilmiştir. Günlük ne kadar alınması gerektiği bilinmemektedir. Sağlık için yararlı olabilmesi için 3 fincan yeşil çay içilmesi ve bunun destekleyici ürün olarak karşılığının da günde üç defa 100-150 mg yeşil çay ekstraktının (total %80 polifenol ve %55 EGC içeren) kullanılması gerektiği düşünülmektedir. Kansere karşı etkili olabilmesi için gerekli dozların daha yüksek olduğu, bunun da yeşil çay içilerek değil de destekleyici ürün ile elde edilebileceği ileri sürülmektedir. Yeşil çayın kafein içeriğinin düşük olması nedeni ile yan etkileri azdır.

• MGN-3: pirinç kepeğinden elde edilen veya arabinoxylane bileşiği, doğal öldürücü hücrelerin sayısını ve infterferon yapımını arttırmaktadır. Doğal öldürücü hücreler, vücutta anormal hücreleri tespit ederek ortadan kaldırılmasını sağlar.

• Koenzim Q10: bu enzim, tansiyonu yüksek olan hastalarda eksik olabilmektedir. Böyle hastalarda günde iki defa 50 mg verildiğinde tansiyon normale gelebilmektedir.

• Balık yağı: içinde bulunan EPA ve DHA isimli yağ asitleri tansiyon kontrolünde ve kolesterol seviyesinin düşürülmesinde yardımcıdır.

• Mağnezyum: tansiyonun kontrol altına alınmasında yardımcıdır. Günde 500 mg alınması yeterlidir.

• Taurin: amino asit olup insan ve hayvanlarda tansiyonun düşürülmesinde yardımcıdır.

• C vitamini: kan basıncında düşme sağlayabilmektedir.

• Sarımsak: Tansiyonun düşmesinde ve kolesterolün düşürülmesinde yararlıdır.

• Çinko: görme işlevinin devamında görevli enzimler için gereklidir. Maküler hasarlanması olanlarda günde 80 mg çinko alınması görme kaybını azaltmaktadır.

• Ginkgo biloba: maküler hasarlanma riskini azaltmaktadır. Pıhtılaşmayı bozan ilaçlarla birlikte kullanıldığında kanamaya neden olabileceği için kesilmelidir.

• Yaban mersini: retinada hasarı azaltan bileşenleri içerir. Maküler hasarlanmayı azaltabilir. Retinadaki kapiller damarları güçlendirerek kanama riskini azaltır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...